Ey okur! Bunca yıldır tüketiyorum, en çok faydalandığım internet hizmeti ürün yorumları. Onlar olmasa ne ebay olurdu, ne de Amazon.com’da alışveriş yapmanın tadı. Bu yan sayfada kullanıp hayrını gördüğüm bilimum ürünü değerlendirmeyi, vatana millete hizmet etmeyi düşünüyorum. Açık seçik amacım günün birinde meşhur olup ürünlerini denememi isteyen firmaların bana bedava örnek göndermelerini sağlamak. Bu kadar da netim yani. Değerlendirmelerin yarı ingilizce olmasının da tek açıklanabilir nedeni budur.
Dear internet surfer, I am a consumer-level consumer and these are my product reviews. Enjoy! (I am more talkative in Turkish.)
Ayser Elektrikli Ev Aletleri ve Teknik Servis: Geçenlerde Braun marka epilasyon aletimin cımbızlı başlığını yanlışlıkla çöpe attığımı farkettim. Ben fark ettiğimde başlık çoktan tarih olmuştu. Yaşanan krizi tahmin edemezsiniz ya da belki edersiniz. Gidip yeni alet almayı düşündüm ama sonra Braun yetkili servislerini arayıp yedek başlık almanın daha ucuza mal olacağını anladım. İstediğim başlık teknik servislerin hiçbirinde bulunamadı. Ben de Ayser’i denedim. Başlık ertesi gün elimdeydi. Kendilerini can-ı yürekten kutlarım ve de tavsiye ederim.
Tike ve Yeşil Köşe: Yiyiciyim, yerim yani. Seviyorum yemeklerimizi, yemek kültürümüzü. Erkek yanında yemeyen hatunlardan hiç değilim, laf aramızda onlar da sevmiyorlar zaten yemezhatunları. Benim için iyi kebap -eğer yerine gidemiyorsanız- Ankara’da yenir. Bu konuda Ankara İstanbul’a on basar beşe katlar. Buranın kebapçıları ikram ederler, tanırlar, ilgilenirler. Benim için iyi yemek, tüy gibi hafif kalktığım ama hem gözümün hem karnımın doyduğu yemek. Bu konularda da yukarıda adı geçen restoranları tavsiye ederim, hatta yerim onları ben yerim. Tike’de acılı kıyma (yani Adana) yiyin, Kamil Usta’da da şiş yiyin. Budur.
Intex Şişme Yatak: Ankara’dan abiniz geldi, hii karısı da geldi, amanın çocuklar da geldi. Çekyat yetmiyor, bu naçizane çift kişilik yatağı alıp şişiriyoruz. Motoru içinde. Sertliği ayarlanıyor, üstü kaydırmaz, yani çarşaf serebiliyoruz. Sürekli yatınca havası inebilir ama 3-4 günlük yatılı misafir için ideal. Budur.
MaxiGlide Saç Düzleştirici: Kafasına göre takılmayı seven, nemde kabaran, beni ilk gençlik yıllarımda rezil eden saçlarımla barışmam epey zamanımı aldı. Meğer onlar ciddi dalgalıymışlar ve köpüksüz/vigosuz sahne almak istemiyolarmış. Nereden bilebilirdim… Şimdilerde çeşitli alet edavat yardımıyla hem düz hem dalgalı bi hayat sürüyorlar. Bu aletlerden en önemlisi bu saç maşasıdır. Kendisinin tırtıkları olduğundan saçınız ne kadar dirense de önünde sonunda yola gelir. Ayrıca bi de ütü gibi buhar özelliği vardır ki, sabahları saçlarını ütüleyen -hala kaldıysa- genç kızlarımız faydalı bulabilirler. Bu alet he gün kullanmak için değil, saçları kırar, saçımı kırdı demeyin sonra. Ama tüm maşalar saçı kurutur ve kırar, bu en azından işe yarıyor. Budur.
Maxiglide Hair Straightener is a good product: it straightens your hair, no matter how wavy or curly it is. Yes, it can damage your hair, but so do all straighteners. It has teeth that make sure your hair is detangled and also blows steam just like an iron. This is it!
P90X Egzersiz programı: Benim gibi gecekuşları için Amerikan televizyonlarındaki seçenekler infomercial dene uzun metraj reklamlar, CNN ve Food Network. Oldum olası gece saatlerinde uyuyamayıp kendini alışverişe vurmuş insanları hedef alan reklamlara güvenmemişimdir. Ancak bir vesileyle edindiğim P90X dvdlerinin piyasada işe yarayan tek egzersiz programı olduğunu sevinerek bildiriyorum. Bendeniz asla ”ayol yiyorum yiyorum, kilo almıyorum” diyenlerden olmadım, diyenlere de her normal hatun gibi gıcık kaptım, sen bi doğur da görürüz seni de dedim içimden. Her ne kadar Amerikalılar hala sihirli zayıflatıcı hapın peşinde olsalar da aslında işin mantığı basit: az ye, çok hareket et. Ama bunu yapma şekli çetrefil. Haftada 3 kere spor salonuna gitmekle olmuyor, vücut kısa zamanda bu yeni rutine alışıp kiloyu tutuyor. Eee arada da pasta yemek iştiyor insanın canı. Bu durumda tek çare kas geliştirmek (ayy ben öyle şişmek istemiyorum derseniz her seti 12-15 kez yapmanız gerekli, ancak 8-10 tekrarla ve accayip ağırlıklarla şişiyor insan). Bu programın iyi yanlar:
1. Sadece bi çift ağırlık ve bi mat almanız yeterli. Belki bi de direnç bandı.
2. Kendi zamanınızda yapıyorsunuz. Salona git-gel 2-3 saatiniz gidebilir. Ama bu programa günde 1 saat ayırmak yetiyor.
3. Her gün farklı bişey yapıyosunuz, her ay rutinler değişiyor, toplam 12 egzersiz var. Yani canınız sıkılmıyor.
4. Diyet programı da var. Dengeli ve sağlıklı beslenmeniz gerekiyor. Öyle karbonhidrat kesmek falan yok.
5. 1-2 hafta içinde kol kaslarınız çıkmaya başlıyor, yani sonuç alıyorsunuz.
6. Her hareketin basitleştirilmiş hali var.
Kötü yanları:
1. İkinci aya doğru motivasyonunuz azalıyor, çünkü sonuçları görüyorsunuz ve devam etmesem de olur moduna giriyorsunuz.
2. Bu programa başlamak için bi testi geçmek gerekiyor. Geçemezseniz önce bir alt egzersiz grubu olan P90ı yapmanız lazım.
Ciddi olarak vücut yapısını değiştirmeye kararlı olanlara feci şekilde tavsiye ederim. Budur.
I have never been a big fan of infomercials, but I tried the P90X program anyway. Mostly because it didn’t promise for results in say 2 weeks by exercising 10 minutes a day. It is a 90-day program, composed of 12 exercises. You work out 6 days a week, and exercise schedule changes depending on where you are in the program. Pros:
1. You need minimum number of equipment: dumbles, a mat, and a resistance band.
2. You do it in your own time. Each one is approximately one hour long.
3. You do something different everyday, so you are never bored.
4. It has a balanced diet program, very doable.
5. You start seeing results in 2 weeks and spend time admiring your biceps.
6. Every work out has variations for beginners.
Cons:
1. You start losing motivation in the second month as you improve more and more.
2. You need to take a fitness test before you start. If you cannot pass the test, you better start with P90 program first.
If you are serious about changing your body type, this is it!
Certain Dri: Malum yaz geldi; terlemeler, çaktırmadan koltuk altı koklamalar, deodorant mı roll-on mu soruları ve de en önemlisi bluzlarda beyaz anti-persprant lekeleri belirmeye başladı. Gıcık mı gıcık. Çareniz geldi haaanım. En azından Amazon.com yakınında bi yerde konuşlandıysanız… Bu ilaç görünümlü madde alimünyum klorid içerikli bi sıvı. Gece yatmadan önce koltukaltına roll-on yardımıyla sürülüyor. Günlük kullanılmıyor, sadece geceleri. Siz uykudayken bu madde koltukaltlarınızdaki terbezlerinin derinizdeki açıklıklarını küçültüyor. Yaklaşık üç-dört gün içinde işe yaradığını koltuklaltlarınızda ıslaklık bulamayarak anlıyorsunuz. Ben hiç bi sorun yaşamadım, kullananlar da sağlığa zararlı olmadığını söylüyorlar. Zaten başka yerlerden terlemeye devam ediyorsunuz. Süpper bi buluş. Özellikle yaz ayları için, sararan bembeyaz bluzlarımız için tam bi çare. Budur!
Certain Dri is a roll-on that contains liquid aluminium chloride that helps you downsize your underarm sweat glands (or openings to those glands to be precise). You put it on before sleep, it dries, and works while you are asleep. After just 3-4 days, you begin to realize something or its absence thereof. Yepp, no sweat, no wet feeling under your armpits, no yucky smell, no white shirt with off-white underarm patterns! I felt no irritation, and I still sweat, but it’s very manageable and mostly coming out of other parts of my body. This is it!
Birde fotograf olsaydı tadından yenmezdi :)
Yapalım hemen.